Farklı ve özgün tasarımlarıyla bildiğimiz dünyaca ünlü bir marka olan MacKenzie Childs’ın Türkiye Distribütörü Berrin Ak ile hem marka olarak hem de kişisel olarak gelecek yıla dair hayallerini öğrendiğimiz ve tek düzelikten çıkmak adına ev dekorasyonlarıyla ilgili kişisel görüşlerini aldığımız çok özel bir röportaj gerçekleştirdik.
Berrin hanım, sizi Aura Dekorasyon isimli firmanız ve MacKenzie Childs’ın Türkiye Temsilcisi olarak tanıyoruz. Pandemi döneminde iş sektöründe ne gibi değişiklikler yaşadınız?
Pandemi döneminde birçok sektör gibi perakende sektörü de ciddi darbeler aldı. Online olarak alt yapısı olan firmalar olmayanlara göre daha avantajlı bir durumdaydı. Bir değişim döneminden geçiyoruz. Dünya ve insanlık adına bildiğimiz birçok şeyi sorguladığımız bir dönemdeyiz. Şüphesi yok ki yeni dünya sistemine ayak uydurmak zorundayız. Maneviyat ve altyapı olarak direnmeden bu sistemi kabul edip uygulamaya koyanlar için daha çabuk bir toparlanma olacağını düşünüyorum. Direnenler için ise farklı deneyimlerin yaşanacağı bir dönem olacak.
Bu süreçte İstanbul’da yer alan iki mağazamız ve tüm bayilerimiz kapalı idi. Dolayısıyla biz de bu süreçte online mağazamıza ağırlık verdik.
MacKenzie Childs gerçekten de bir yaşam tarzı, peki yeni yıla özel dekorasyon önerileriniz neler?
Yeni yılı karşılamak benim için adeta bir ritüel, küçüklüğümden beri böyleydi. Umut etmek hayattaki en büyük itici güçlerden biri; sanırım benim de umudu yoğun hissettiğim bir ay Aralık ayı… O yüzden benim için hep farklı bir ay; renkli, ışıklı… Tüm olumsuzluklara rağmen umudun varlığını hissettiriyor. Hepimiz de yeni başlangıçların, beklentilerin hayali yeşeriyor. Dekorasyonu belli bir kalıba sokmak benim pek istediğim bir şey değil. Herkesin özgün olmasını isterim. İçinden çıkanı aktarabildikleri şekilde kolay, basit ufak dokunuşlarla yeni yıl dekorlarını oluşturabilirler.
Kokina çiçekleri, mumlar, ışıklar hatta evde pişen kurabiyeleriniz bile yeni yıl dekorunuzun bir parçası olabilir.
Elinizin değdiği her şey, sihirli bir ortama dönüyor. Göz alıcı bir sofrada masa düzeni nasıl olmalı?
Dünyanın en iyi, en pahalı yemek takımını alıp bir masa kurabilirsiniz. Ama o masanın ruhu olmadıktan sonra inanın kullandığınız objelerin hiç bir önemi yok. Tek düzelikten sıyrılmaya çalışın, sizi yansıtan detaylar olsun masalarınızda… Bunun bir kuralı olduğunu düşünmüyorum, elbette simetri güzel bir detay; doğanın bize sunduğu çiçekler ve mumlarla geri kalan yaratıcılığı size bırakıyorum…
MacKenzie Childs’ın geleceğine dair 2021 yılına özel ne gibi hedefleriniz var?
Hedefler demek bana çok hırs içeren bir tanım gibi geliyor, o yüzden hayallerden bahsedelim… Hayaller hep var; bir sonraki adımı attıran en güzel, en masum düşünceler hayaller. Temkinli olacağımız bir süreç olacak. Bununla birlikte şu an için gerçekleştirmekte olduğumuz bir hayali daha geniş kitlelere, hatta yurtdışına ulaşmasını dileyerek; markanın Türkiye üretim ağının oluşmasını ve gelişmesini istiyorum.
Berrin hanım, 2020 yılında gerçekleştirdiğiniz ve kendinizle gurur duyduğunuz şey nedir?
MacKenzie Childs bir Amerikan markası. Sekiz senede markayı temsil etmek için elimizden geleni yaptığımıza inanıyorum. Bir Amerikan markasını Türk tatları ile birleştirmek büyük bir hayaldi; gerçek oldu. 2020 sona ermeden MacKenzie Childs için Türkiye’de özel üretilen lokum ve çikolataların olduğu kutular yaptık ve bunların satışına Aralık ayı başında başladık. Türk tatları ile bir Amerikan markasının tasarımlarını birleştirdik. Dilerim yakında tasarımlarının da bir parçası oluruz.
Sizce, bir evi “ev” yapan detaylar ve unsurlar nelerdir?
Sıcaklık, yaşanmışlık, özgünlük…
Modern mimariyi de seviyorum kesinlikle ama bir şekilde bana geçirdiği enerjiye bakıyorum. O yüzden aksesuarlar, rahatlık, kullanışlılık bana göre bir evi ev yapan detaylar diyebilirim.
Yeni yıl size ne getirsin, dilekleriniz neler?
Küçükken arkadaşlarıma verdiğim hediyelere yazdığım kartları hatırlıyorum; o gün bugündür hiç hoşlanmam kartsız hediye vermekten. Ne kadar ezbere yazıyormuşum önce sağlık, başarı mutluluk diye… Bu üç kelime bu kadar kolay yazılmayacak kadar yoğunmuş, anlamlıymış. Yazmış olmak için yazmışım sadece, oysa ki yaş aldıkça hayatı yaşadıkça gerçek anlamını dolu dolu hissediyor insan. Sağlık olmadan hayattan keyif almak ne kadar zor. Başarıyı sadece maddi olarak algılamamak lazım. Kim olduğunu bilmek, farkındalıkla kendini keşfetmek bir başarı zaten. Dilerim herkes kendi keşfinde zorlu deneyimlerle karşılaşmadan kabullenişe girer, mutluluk ise ancak o zaman gelecektir…