VIP Turkey Dergisi olarak, pırlanta sertifikalandırma alanında dünyanın en prestijli kuruluşlarından biri olan HRD Antwerp’in Global Basın Sözcüsü ve Türkiye Başkan Vekili Arzu Özer ile gerçekleştirdiğimiz bu özel röportajda; pırlantanın yolculuğundan güvenlik önlemlerine, yapay zekâ teknolojilerinden küresel mücevher trendlerine kadar birçok önemli konuyu mercek altına aldık.
Röportaj: Lale Danışman
Arzu Hanım, öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Elbette, memnuniyetle. Belçika doğumlu, Türk kökenli bir ailenin kızı olarak dünyaya geldim. Eğitim hayatımı Belçika’da tamamladıktan sonra hukuk alanında uzmanlaştım. Kariyerim boyunca global firmalarda üst düzey yöneticilik pozisyonlarında görev aldım. Şu anda ise Türkiye’de faaliyet gösteren Çaltekin Legal Trust Hukuk Firması’nda Global Hukuk Danışmanı olarak görev yapıyorum. Aynı zamanda Belçika-Lüksemburg Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve pırlanta sertifikasyonu alanında dünya otoritesi kabul edilen HRD Antwerp’in Global Basın Sözcüsü ve Türkiye Başkan Vekiliyim. Uluslararası platformlarda edindiğim deneyim ve bilgi birikimini, Türkiye’deki pırlanta ve mücevher sektörüne katkı sağlamak için kullanmaktan büyük bir gurur duyuyorum.
“Her pırlanta bir kimlik taşır; HRD Antwerp sertifikası ise bu kimliğin en güvenilir kanıtıdır.”
HRD Antwerp olarak pırlanta sertifikalandırma süreciniz nasıl işliyor? Bir taşın değerlendirme kriterleri nelerdir?
HRD Antwerp, tüm laboratuvarlarında kesilmiş ve parlatılmış pırlantaları 4C kriterleri (Karat, Renk, Berraklık ve Kesim) üzerinden derecelendirir. Bu süreç, uzman gemologlar tarafından son teknoloji cihazlar kullanılarak gerçekleştirilir ve tamamen şeffaflık ile objektifliğe dayanır.
Adım 1: Karat Ölçümü
Adım 2: Doğallık Kontrolü
Adım 3: Kesim Derecelendirmesi
Adım 4: Renk Derecelendirmesi
Adım 5: Berraklık Derecelendirmesi
Son Aşama: Sertifikalandırma
Bu titiz ve güvenilir değerlendirme süreci, pırlantanın kalitesini ve değerini uluslararası standartlarda garanti altına alır.

Arzu Özer
Tüketiciler neden HRD Antwerp sertifikalı pırlantaları tercih etmeli?
Pırlanta alırken en önemli unsur, taşın doğallığını ve kalitesini güvenilir bir kaynaktan onaylatmaktır. HRD Antwerp sertifikası, pırlantanın 4C kriterlerine göre objektif ve şeffaf biçimde değerlendirildiğini garanti eden uluslararası bir belgedir.
Sahte pırlantalar ve laboratuvar üretimi taşların piyasada hızla artması, tüketicinin aldatılma riskini de artırıyor. Bu noktada HRD Antwerp sertifikası, pırlantanın kimliğini ve kalitesini koruma altına alır. Ayrıca, HRD Antwerp’in son teknoloji laboratuvarları ve bağımsız gemologları sayesinde tamamen tarafsız ve bilimsel analizler yapılır.
Bu sertifika, global mücevher pazarında geçerli olduğundan, satın aldığınız pırlantayı dünyanın herhangi bir yerinde değerinde satabilmenize de olanak tanır. Dolayısıyla, HRD Antwerp sertifikası sadece bir güven belgesi değil, aynı zamanda bir yatırım garantisidir.
“Yapay zekâ destekli analiz sistemleriyle pırlantada insan hatasını en aza indiriyoruz.”
Sertifikasyon sürecinde kullanılan teknolojiler nelerdir? Yapay zekâ ve otomasyonun rolü nedir?
HRD Antwerp olarak, pırlanta analizinde en ileri teknolojileri kullanarak sektörde fark yaratıyoruz:
Ayrıca, her pırlantanın kemerine benzersiz bir kimlik numarası soğuk lazerle işlenir. Bu işaret çıplak gözle görünmez, pırlantaya zarar vermez.
HRD Antwerp, laboratuvar ortamında üretilen pırlantalar (Lab-Grown Diamonds) konusunda nasıl bir yaklaşım sergiliyor?
Laboratuvar üretimi pırlantalar (Lab-Grown Diamonds), etik üretim ve sürdürülebilirlik anlayışıyla birlikte giderek daha fazla tercih ediliyor. HRD Antwerp olarak, tüketicinin bilinçli karar verebilmesi için bu pırlantaları da sertifikalandırıyoruz.
Doğal pırlantalar için mavi, laboratuvar üretimi pırlantalar için ise sarı sertifikalar düzenliyoruz. Bu görsel fark sayesinde tüketici, satın aldığı taşın türünü kolayca anlayabiliyor. Her iki tür de 4C kriterlerine göre detaylı analizlere tabi tutuluyor.
“Lab-Grown pırlantalar da artık etik ve sürdürülebilir lüksün bir parçası.”
HRD Antwerp sertifikasının kopyalanmasını önlemek için aldığınız güvenlik önlemleri nelerdir?
HRD Antwerp olarak, pırlantanın eşsizliğini korumak ve sahteciliğe karşı güven oluşturmak en büyük sorumluluğumuz. Her pırlantaya benzersiz bir seri numarası, soğuk lazer teknolojisiyle kemerine işlenir. Bu markalama çıplak gözle görünmez, pırlantanın değerini etkilemez ve ömür boyu kalıcılığını korur.
Buna ek olarak:
Bu çok katmanlı güvenlik sistemi sayesinde, sahteciliğe karşı en güçlü koruma sağlanmaktadır.

Tuncay Çaltekin, Arzu Özer
Mücevher dünyasında gözlemlediğiniz global trendler nelerdir?
Son yıllarda dikkat çeken global trendler şöyle:
HRD Antwerp olarak bu değişimleri yakından takip ediyor, tüketicilerin bilinçli ve güvenli alışveriş yapmasını destekliyoruz.
“2025’e damga vuran HRD Antwerp Türkiye, güvenilirlikte zirveyi temsil ediyor.”
HRD Antwerp’in gelecekte global çapta büyüme hedefleri neler? Yeni pazarlara açılmayı planlıyor musunuz?
HRD Antwerp, sürekli büyüyen ve gelişen bir markadır. Bu büyüme yalnızca laboratuvar açarak değil; eğitim programları, medya faaliyetleri, uzman yetiştirme projeleri ve uluslararası tanıtımlarla sağlanmaktadır.
Hedefimiz; her parmakta, bilekte, boyunda HRD Antwerp imzası taşıyan bir pırlantanın parlamasıdır.
2025 yılına hızlı bir giriş yaparak, iki gün üst üste ödül almasıyla HRD Antwerp Türkiye’nin güvenilirlik anlamında seneye damga vurduğunu söyleyebilir miyiz?
Kesinlikle. HRD Antwerp Türkiye olarak, 2025 yılında art arda “En İyi Pırlanta Sertifikalandırma Merkezi” ve “En Güvenilir ve Tarafsız Pırlanta Sertifikalandırma Markası” ödüllerini kazanmak, liderliğimizi ve güvenilirliğimizi bir kez daha tescillemiştir.
Bu ödüller; şeffaf, tarafsız ve teknoloji destekli sertifikalandırma süreçlerimizin uluslararası alanda da takdir gördüğünün en güçlü göstergesidir. Doğal pırlantalar kadar laboratuvar üretimi taşlarda da gösterdiğimiz hassasiyet ve sahte sertifikalara karşı geliştirdiğimiz güvenlik sistemleriyle sektörde rakipsiz bir konumdayız.
Bu başarı, sadece HRD Antwerp’in değil, Türkiye pırlanta sektörünün de global vitrine çıktığını göstermektedir. Bu nedenle, 2025 yılına damga vurduğumuzu gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz.