“Daisy’de ilk amacımız cildi onarmak ve iyileştirmek”
1995 yılından günümüze kadar hizmet vermeye devam eden, sektördeki köklü markalardan biri haline gelmiş olan Daisy Polikliniğin sahibi Kozmotolog ve Medikal Estetik Uzmanı Songül Durur Zevzir’den polikliniğinin kuruluş hikâyesi dinledik. Bünyelerinde kullandıkları son teknolojileri hangi idealle seçtiklerini ve Daisy Polikliniğe özel bir uygulama olan Altın Üçlü Gençlik İksiri hakkında da detaylı bilgiler öğrenerek klinikte uyguladıkları ameliyatsız medikal işlemler ile sektörde nasıl bir fark yarattıklarını konuştuk.
Songül hanım, öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?
1975 Hatay Kırıkhan ilçesinde dünyaya geldim. 10 çocuklu ailenin son çocuğuyum, koca yürekli bir annem var. Bir mahalle bakkalı olan, bütün ailenin yükünü sırtına alan bir babanın dizlerinde sonsuz sevgiyi ve esnaf olmayı öğrenmenin ilk adımlarını öylece attım. İlk, ortaokul ve lise yıllarımı Kırıkhan’da, üniversite eğitimimi ise evlendikten sonra Hatay’da tamamladım. 1998 yılında evlendim, 2 erkek 1 kız olmak üzere 3 çocuk annesiyim.
Yaptığı başarılı işlemlerle yıllardır köklü bir marka haline gelmiş Daisy Poliklinik’in kurulma hikâyesini öğrenebilir miyiz?
Aile fertlerimden pek çoğunun Almanya’da olması sebebiyle ben de yurtdışına açılarak çok genç yaşta hem dil örgenimi ve hayal ettiğim meslek olan o yıllarda çok bilinmeyen kozmotoloji için eğitime burada başladım. Eğitimimi tamamladıktan sonra annem ve babamın ayrılığıma dayanmayıp Türkiye’ye dönmemi istemeleri üzerine onlara işyeri kuracağımı ve beni destekleyeceklerse döneceğimi söyledim. Malum o yıllarda bir kadının işyeri açması dayatılan toplum baskı karşısında kolay değildi. Böylece Türkiye’ye dönmüş oldum.
İlk olarak 1995 yılında İskenderun’da 40 m2 olan bir dairede başladım mesleğe, o yıllarda teknoloji bu kadar gelişmemişti. İğneli epilasyon, sir uygulamaları, mekanik masaj aletleri, parafinli zayıflama metotları ve çeşitli dermokozmetik kremler kullanırdık. Bir müddet böyle tek başıma tüm işleri yaparak danışanların güvenini kazanmaya başlamıştım. Bu sırada ise yeniliklerin takibindeydim, cilt bakım cihazları yeni gelmeye başlamıştı ülkemize… Onları almamla artık değişim başlamıştı. Zamanla hedefim işimi büyütmek olduğundan 1997 yılında farklı bir yere taşındım. Burada 6 yıl kadar devam ettim, bir yandan ekibimi kuruyor diğer yandan kendimi geliştirmeye devam ederek yurtdışı eğitimlerine, kongrelere, lansmanlara katılıyordum.
Böylece 2003 yılında İskenderun şehir merkezinde 2 katlı toplamda 500 m2 alana sahip ve çevre illerden gelen taleplere de hizmet veren bir bölgede marka olma yolunda temellerini atmış “Daisy” vardı artık. Medikal tedaviler yapan işletme konumunda olmak için bünyemizde doktor çalıştırmak koşulu ile Sağlık Bakanlığının şartlarını yerine getirerek Özel Daisy Poliklinik Uygunluk Belgesi aldık ve Sağlık Bakanlığı gözetiminde olan işletmemiz gelişimine 2007 yılında Adana merkezde 2. Şubesini açarak devam etti.
Bu hizmetleri daha büyütüp geliştirmek, tüm Türkiye ve yabancı hastalara hizmet verebilmek adına 2014 yılında Adana’da bulunan Özel Daisy Polikliniğimizin şubesini İstanbul Nişantaşı’na taşıma kararı alarak burada hizmet vermeye başladık.
Ameliyatsız teknolojiler ile kişinin kendisinde gördüğü cilt ve vücut sorunlarının çözümü artık çok daha kolay ve tercih edilir hale geldi. Sizin bünyenizde bulunan teknolojiler ve etkilerinden bahseder misiniz?
Amerika’da yapılan araştırmalarda ameliyatla yapılan estetik uygulamalarında son 10 yıla göre kişilerin tercihi ameliyatsız çözümler bulma yolunda. Bunun sebeplerini şöyle sıralayabiliriz; ameliyat tercih edecek kişilerin yaşayabileceği riskler, komplikasyonlar veya sosyal hayattan alıkonulma, tabii kişinin ameliyata uygun olup olmadığı da ayrı bir etken…
Kliniklerimde bir teknoloji tercih edeceğimde önceliğim, dokunduğumuz ciltlerde zarar oluşmayacak maksimum seviyede teknolojileri bünyemize dahil etmek. Amacımız onarmak, iyileştirmek ve daha sağlıklı bir hale dönüştürmektir. Bunun için seçim yaptığımız yeni nesil teknolojiler klinik çalışmaları yapılmış, sonuçları hakkında kesin dayanakları olan ve birçok bağımsız kuruluşlar tarafından onaylanmış teknolojilerdir.
Örneğin kliniklerimizde cilt sarkmaları, kırışıklık, göz altı morlukları, çene kontörü, jawline, kaş kaldırma, cilt lekeleri, sivilce izleri, gözenek sıkılaşma, bölgesel sıkılaşma, incelme, selülit tedavileri, kasları geliştirme, popo kaldırma, iğnesiz mezoterapi, dolgu, botox, prp, saç mezoterapi, leke lazerleri, lazer epilasyon başlıca uygulamalarımızdır.
Danışanlarınız, size 2020 yılında en çok hangi işlem için başvurdu?
Öncelikle, kişiler doğal gençleşme tercih ediyor. Altın Üçlü Gençlik İksiri diye adlandırdığımız uygulamamız, 3 ayrı yeni nesil teknolojiyi kliniklerimizde bir araya getirerek dokuları uyardığımız, cildin tüm katmanları yenileyerek hücre gençli sağlayan hızlı ve başarılı çözümler sunabildiğimiz kombine bir uygulamadır. Ciltte zamanla oluşan sarkmaların giderilmesi, cildin sıkılaşması, lekelerin açılması, gözenek ve ince kırışıklıkların azalmasını sağlamaktayız. Zamanla cildin kaybettiklerini cilde geri kazandırarak hücre tamiri yaparak doğal gençleşme sağlıyoruz.
Daisy Poliklinik olarak danışanlarımıza şunu aktarıyoruz; cildin alt yapısını onarmadan, güçlendirmeden yapılacak her hangi bir uygulamada beklentileri karşılamayabilir. Bu bilinç 2020 yılı içerisinde danışanlarımızda artmaya başladı bu nedenle cilde her hangi bir şey enjekte etmeden önce cildin onarılıp ihtiyacı ona göre belirlemenin daha doğru olduğunu danışanlarımız da görmeye başladılar.
Sizce bunun nedeni nedir?
Özellikle, 2020 yılı içerisinde Covid – 19 salgını nedeniyle kişiler istedikleri hizmetlere kolayca erişmediklerinden dolayı cilt ve vücut konularında yıpranmalar yaşandı ve bunun sonucunda talepler artış gösterdi. Çünkü normal zamanda bakım bilincinin belirli bir periyod da olması gerektiğinin neredeyse her danışan farkında. Diğer bir taraftan hareketin azalıp, yeme alışkanlarının artışı sebebiyle şikayetlerin çoğalıp alınan kilolar sonucu bölgesel incelme, selülit tedavileri, sarkma ve sıkılaşma gibi sorunların giderilmesinde de talebin arttığını söyleyebiliriz.
Daisy Poliklinik’in tercih edilmesinin sebebi nedir, sektördeki diğer firmalardan sizi ayıran fark nedir?
Danışanlarımızın güvenini boşa çıkaracak durumlar yaşamadan sektörde 25 yıldır var olmamızın önemli bir göstergesi olduğunu düşünüyorum. Öncelikle, amacımız kişinin sağlığını onarmak ve tedavi etmek dolayısıyla burada şuna dikkat ediyorum; önceliğim yıpratmadan, geri dönüşü mümkün olmayan hasarlar yaratmadan hizmet verebilmek. Yapalım görelim, nasıl olacak gibi denemeler biz de asla yapılmaz, böyle bir riske hiçbir danışanımızı dâhil etmeyiz. Güven sunmanın, hizmet memnuniyetini maksimum seviyede tutmanın yeri bizce önem arz etmektedir. Bununla birlikte sürekli kendini yenileyen ve ameliyatsız yeni nesil teknolojilere yatırım yaparak danışanlarımızın sorunlarına tek bir sistem yerine kombine çalışmalar sağlayarak daha kısa sürede, daha iyi sonuçlar sunmak tercih edilme sebeplerimizin arasında.
Şimdilik İstanbul Nişantaşı ve Hatay İskenderun olmak üzere iki şubeniz bulunuyor. 2021 yılında Daisy Poliklinik olarak gelecek planlarınız neler, yeni bir şube açmayı düşünüyor musunuz?
2 şube ile yolumuza devam edeceğiz, çok şubeli işletme yapısı beni rahatsız ediyor açıkçası. Bunun nedeni ise kontrol dışına çıkan hizmetlerde amaçladığım sonucu alamazsam, bu beni rahatsız eder. Kontrollü şekilde ve amaçlanan sonuca ulaşmam için dağılmak istemiyorum. Mevcut kliniklerimizde yeni nesil teknoloji yatırımlara devam edeceğiz, yakın zamanda öyle yenilikler geliyor ki hepsi son derece etkin ve yine ameliyatsız sistemler. Bunları bünyemize dahil edebilmemiz için salgına bağlı olarak biraz normalleşmeye ihtiyacımız olacak tabii, malum salgının etkileri bazı durumları yavaşlattı.
Son olarak, Pandemi döneminde çalışanlar ve danışanlarınız için ne gibi önlemler aldınız?
Pandemi döneminde işlem sonrası bir sonraki randevuda tekrarlanan sterilizasyon işlemlerinde hassasiyetimiz arttırmış durumdayız. Kliniklerimize kapasitemiz dışında kimseyi almıyoruz, sadece HES kodu olan danışanlarımıza hizmet sunuyoruz. Gerek çalışanlarımız gerekse danışanlarımızın sağlığı açısında maske, eldiven ve sterilizasyon artık bir parçamız oldu