Cinsel Terapi, Evlilik Öncesi, Çift Terapisi, Bireysel, Aile ve Ergen Danışmanlığı’nda uzmanlaşan Psk. Arzu Arslanoğlu ile Beylikdüzü’ndeki Business Grup Eğitim Danışmanlık adlı kliniğinde yeniden bir araya geldik. Geçen sayıdaki röportajımızın ardından okuyucularımızdan gelen sorular özelinde kendisinin tekrar kapısını çaldım, sağ olsun kırmadı beni. Çok da keyifli bir sohbet oldu. Mutlu birlikteliklerin formülleri hakkında konuşan ve “Kadınlar romantizm erkekler erotizm ister” diyen sevgili Arslanoğlu ile can alıcı konulara değindik, buyurun…
Öncelikle Arzu Hanım okuyucularımızın en çok merak ettiği soru, bir ilişkiyi başladığı heyecanda tutmak mümkün mü?
Erkekler Mars’tan kadınlar Venüs’ten gelse bile aşkın ömrü sınırlı. Bir ilişkiyi ilk günkü heyecanında tutmanın yolu iletişimden geçer. Çiftler beklentilerini açıkça paylaşmalı. Birbirlerini kırmadan suçlamadan isteklerini söylemeli. İyi arkadaş olabilirlerse ilişkideki olumlu bakış açısı ve bağ da o kadar güçlenir. Birlikte kaliteli zaman geçirmek, eğlenmek, zor zamanlarda birbirine destek olmak ve bu hissi birbirine aktarabilmek çok değerlidir ve ilişkiyi güçlendirir, heyecanı da devam ettirir. Unutmamak gerekir ki flört dönemimizdeki heyecan ilişkimizin ilerleyen sürelerinde veya evliliklerin ilerleyen süreçlerinde de devam etmeli. Mesajlaşmalar hatta dışarda randevulaşmalar o heyecanı yaşamak için önemli detaylardır.
Bir ilişki içinde her zaman mutlu olmak mümkün mü ya da bu beklenti mi insanları mutsuz ediyor?
Son on yılda boşanmalar %80 oranında artmış durumda. Artık “Ömür boyu birlikte olalım” diyerek değil boşanabiliriz denilerek başlanıyor ve bugünkü temenniler geleceği de şekillendiriyor, çünkü döngü olumsuz işliyor. İlişkide beklentiniz ne kadar yüksekse ona ulaşmanız çok daha yüksek olacaktır bu nedenle beklentinizi yüksek tutun. Mükemmel değil yeterli bir ilişki hedefleyin…
Mutlu evliliğin sırları nedir?
İçinizde saklı olan mutluluğu açığa çıkartmak; mutlu birlikteliklerin şifresini anlamak, sağlıklı ve mutlu ilişkiye yönelten tecrübeleri keşfetmek, ilişkide sorunlarını değil çözümün bir parçası olmayı seçmek, kendinizi ve partnerinizi tanımak, ilişkilerinize ve yaşadıklarınıza farklı bir gözde yukardan ve dışarıdan bakma becerisi kazanmak… Bunlar mutlu bir evlilik için önemli detaylardır.
Bir ilişkide erkek ve kadının beklentileri farklı mı olur? Bu beklentiler cinsiyete mi neye göre şekilleniyor?
Kadın ve erkek bir ilişkiye başladıklarında geçmiş yaşam deneyimlerini dayanarak birtakım beklentiler de oluyorlar elbette. O beklentiler doğrultusunda da tatmin olma ya da olamama durumu yaşıyorlar. Bir ilişkiye başladığınızda ilk kural karşı tarafın sizden farklı bir ailede büyüdüğünü, farklı bir kişi olduğunu, farklı değer ve tutumları olabileceğini kabul etmektir.
Partnerlerin cinsel yaşamındaki uyumu da yaşam enerjisinin olmazsa olmazlarındandır. Bir erkekseniz günümüz güçlü ve dominant kadınlarından şikayetçi olabilirsiniz. Emin olun ki bu güçlü görüntünün altında yine de her kadın sahiplenmeyi sever. Dik duruşuna rağmen onun için hayatını kolaylaştıran, arkasında olduğunu hissettiren duygular ona iyi gelecektir emin olun sevgili beyler… Bir kadın olarak da bazen partnerinizin çocuk olmasına, naz yapmasına izin verin çünkü başkalarına karşı sürekli güçlü olmak zorunda kalan erkeklerin hırçın ve belki birazcık agresif olduğu bir gerçek. Bırakın sizin yanınızda biraz çocuk olsunlar ve elbette unutmamak gerekir ki kadınlar romantizm, erkekler de erotizm ister.
Son olarak günümüzde çok kısa süren ilişkilerin ve evliliklerin nedeni nedir?
Özellikle büyük şehirlerde yaşayanlar “İyi günde kötü günde” diyerek başladıkları evlilikleri kolayca bitirebiliyorlar. Evlilikleri ve ilişkileri bitiren sebeplerden bir tanesi iletişimsizlik. Yeni nesil evliliklerinde kadın ve erkek yoğun çalışma temposundan dolayı akşam eve daha geç geliyor ve yorgun oluyorlar çiftler aynı koltukta uzanıp televizyon karşısında uykuya kalıyor ya da farklı odalarda farklı televizyon kanalları izliyorlar. Zaman zaman ev içinde sadece bir ev arkadaşı haline gelen eşler hem yalnız hem stresli oluyor. Bu durumda yaşanan iletişimsizlik, oluruna bırakıldığında süreci iyice çözümsüz hale geliyor. Birbirlerine zaman ayırmak, özel programlar yapmak haftada bir beraber film izlemek hafta sonları varsa çocuklarla birlikte değil çocukları bir aile büyüğüne emanet edip baş başa zaman geçirmek hatta mümkünse şehir dışına çıkmak ilişkiye güç ve heyecan verir. Ayrıca ev yaşantısında da kendinize daha fazla özen göstererek bitmesini istemediğiniz heyecanı sürdürmeyi de sağlayabilirsiniz ve tabii ki ilişkinin ve evliliğin sürdürülebilmesindeki temel güç cinsellik. Stres faktörü özellikle erkeklerde erken boşalma ve ereksiyon olamama gibi sorunlar yaşatırken, kadınlarda cinsel isteksizlik, orgazm olamama gibi problemleri doğuruyor. Bu nedenle kişilerin önce kendi bedenlerini tanımaları partnerlerine beklentilerini açıkça ifade etmeleri ve fantezilerini gerçekleştirerek cinsel hayatlarını da renkli bir şekilde yaşamaları önemli.
SEVGİ DEPOMUZUN HEP DOLU OLMASI DİLEĞİYLE Sevgi, tüm dillerdeki en önemli ve en düşündürücü kelimedir. Sevildiğini hissetme ihtiyacı diğer tüm ihtiyaçlarının önüne geçti ve sevgi için dağlar denizler açılmış yürüyerek köylerden geçilmiş ve tarifi imkânsız zorluklara katlanılmıştır. Bu nedenle sevgi depomuzun hep dolu olması dileğiyle… |